Kategoriler
Temyiz Dilekçesi

Uyuşturucu Temyiz Dilekçesi

Uyuşturucu Konulu Temyiz Dilekçesi Örneği

YARGITAY… CEZA DAİRESİ BAŞKANLIĞINA

GÖNDERİLMEK ÜZERE

AĞIR CEZA MAHKEMESİNE

NİĞDE

TEMYİZ EDEN SANIK : Ferhat A….

MÜDAFİ : Av. O.. K…..

TEMYİZ OLUNAN KARAR : Niğde Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/… Esas

2015/2… Karar Sayılı 06.05.2015 Tarihli Kararı.

TEMYİZ SEBEPLERİ :

Sayın mahkemece müvekkilim hakkında “Uyuşturucu ve Uyarıcı Madde Ticareti Yapma ve Sağlama” suçundan yapılan yargılama sonucunda hakkında cezaya hükmedilmiştir. Sayın Mahkemece verilen hükmü usul ve yasaya aykırı olması sebebiyle aşağıda açıklayacağımız gerekçelerle temyiz etmekteyiz.

1-Sayın Mahkemece müvekkilim hakkında yapılan yargılama sonucunda uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma ve sağlama suçundan TCK 188/3. Madde gereğinde hakkında cezaya hükmedilmiş, TCK ‘nın 39. Maddesi gereğince de yardım eden olarak sorumlu olduğu kanaatine varılmış ve yarı oranında kök cezasında indirime gidilerek iyi hal indirimi ile birlikte hakkında 2 yıl 1 ay hapis ve 500-TL adli para cezasına hükmedilmiştir.

2-Sayın Mahkeme tarafından verilen cezayı ve hüküm gerekçesinde yazılan soyut yorumu kabul etmemiz mümkün değildir. Şöyle ki; Sayın Mahkeme gerekçeli kararında “sanık Ferhat ‘ın berber dükkânı işlettiği ve uyuşturucu alıcısı olan Murat İ…. ile uyuşturucu satıcısı olan Murat U… arasında irtibatı sağlayarak uyuşturucu hap satışını kolaylaştırdığı ve suçun icrasını kolaylaştırmak suretiyle hakkında TCK ‘nın 39. Maddesinin uygulandığı” belirtilmiştir. Sayın Mahkeme tarafından verilen karar ile gerekçeler arasında mevcut çelişki olması sebebiyle eksik inceleme ve somut dayanak olmaksızın verilen kararın ise bozulması gerekmektedir. Şöyle ki;

2.1-Sayın Mahkeme gerekçeli kararında tanık Murat İ….. ‘ün beyanını göz ardı etmiş ve gereği gibi incelememiştir. Müvekkilime isnat edilen suç ve suça konu olan olay gerekçeli kararın “delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe” kısmında olay-6 olarak anlatılmıştır. 6 nolu olaya baktığımız takdirde müvekkilim ile diğer sanık Murat U…. arasında geçen konuşma içeriğini gösterir teknik tape kayıtlarına yer verilmiş, mevcut yer verilen kayıtlara göre de 31.12.2013 tarihinde saat 11:45 ‘te kayda alınan görüşme hükme gerekçe gösterilmiş ve TCK ‘nın 39. Maddesinin uygulanmasının gerektiği kanaatine varılmıştır.

2.2-Müvekkilim ile sanık Murat U…. arasında 31.12.2013 tarihinde 11:45 ‘te gerçekleşen konuşma içeriğine bakıldığı takdirde mevcut konuşmanın müvekkilimin sadece işi sebebiyle olduğu, sanık Murat U….. ‘ın tıraş olmak amacıyla müvekkilimin işletmekte olduğu berber dükkanına geleceğini ve ne zaman gelebileceğini müvekkilime sorması, müvekkilimin de şu an müşterisi olması sebebiyle 15 dakika sonrasında gelebileceğini söylemesine dairdir. Bunun haricinde müvekkilimin uyuşturucu satışına aracılık ettiğini ve icrasını kolaylaştırdığını gösterir hiçbir somut delil söz konusu değildir. Yukarıda da izah ettiğimiz üzere tanık Murat İ…..‘ün hem beyanına itibar edildiği söylenmiş hem de tanık Murat İ…. ‘ün “Ferhat ‘tan Murat U…. ‘ı aramasını ben istedim, şarjım yoktu, Murat U…. dükkana geldi ve ben Murat U…. ‘dan uyuşturucu aldım” şeklindeki beyanı göz ardı edilmiştir. Bakıldığı takdirde müvekkilimin ne suçun icrasında ne de suçun oluşumunda etki ve tesiri bulunmamakta olup Murat U….ile Murat İ…. arasında

gerçekleşen uyuşturucu alış verişinden ise haberi dahi bulunmamaktadır. Kaldı ki dükkânına gelen her müşterisinin kimle ne yaptığını kontrol etme gibi bir durum da hayatın olağan akışına uygun olmayıp maddi gerçekliğe ise açıkça aykırıdır.

2.3-Sayın Mahkeme tarafından müvekkilim aleyhine yorumlanan telefonla konuşma olayı somut hiçbir gerekçeye dayanmamakta olup ceza hukukunun temel prensiplerinden olan “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi ve “her sanığın somut delillerle suçu % 100 olarak ispatlanmalıdır” ilkelerine açıkça aykırıdır. Sayın Mahkeme tarafından eksik inceleme ve hatalı soyut bir yorum sebebiyle müvekkilim hakkında yanlış ve hatalı hüküm kurulmuş, gerek uyuşturucu madde gerekse uyuşturucu alış verişi ile hiçbir ilgisi olmayan, kendi halinde berber dükkânını işletmeye çalışan müvekkilime adilane olmayan, usulsüz ve gerekçesiz bir ceza tayin edilmiştir.

2.4-Gerek dosya içerisinde bulunan kriminal raporları, gerekse müvekkilimle ilgili yapılmış bulunan kan ve idrar test sonuçlarından da açıkça görüleceği üzere müvekkilim uyuşturucu madde kullanmadığı gibi uyuşturucu madde ticareti yaptığını gösterir somut delilde dosya içerisinde bulunmamaktadır. Dolayısıyla müvekkilim hakkında cezaya hükmedilmesini haklı kılacak ve cezayı hukuki zemine oturtacak somut ve inandırıcı bir delil olmaksızın hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken aksine hakkında cezaya hükmedilmesi ise usul ve yasaya açıkça aykırıdır.

3-Yerleşik Yargıtay içtihatlarında da açıkça görüleceği üzere teknik takip kayıtlarının ve dinleme kayıtlarının hüküm tesis ederken tek başına hükme esas olmaması gerektiği, hüküm tesis ederken tape kayıtları yanında somut ve inandırıcı delillerin bulunması gerektiği ve mevcut ele geçen bir uyuşturucu maddenin somut şekilde varlığı gerekmektedir. Sayın Mahkeme tarafından sanık Murat U…. ‘ın tanık Murat İ…… tarafından müvekkilimin telefonunun sadece ama sadece 1 kez kullanılması sonucunda aranması sebebiyle uyuşturucu sağlamaya aracılık ettiğinin kabul edilmesi ve bu kabul ile birlikte müvekkilim hakkında ceza tayinin ise kabul etmemiz mümkün değildir. Tek bir görüşme ile yardım ve yataklıktan bahsedebilmek ve bu yoruma ulaşmanın mantığını anlayamamakla birlikte, TCK 39. Madde kapsamında yardım ve suçun icrasını kolaylaştırmaktan bahsedebilmek için bunun adet haline gelmesi gerektiği ve birden fazla kez yapılması, suç üzerinde fiili hâkimiyetin kurulması ve icrasını kolaylaştırmak anlamında eylemlerin varlığının gerektiği kanaatindeyiz. Dolayısıyla müvekkilim tarafından bile yapılmayan tek bir telefon görüşmesi ile yardım etme kisvesinin müvekkilime vurulması ve yorumun bu şekilde yapılarak somut delil olmaksızın hakkında ceza tayin edilmesi hem vicdanen hem de kanunen usul ve yasaya açıkça aykırıdır. Dolayısıyla Sayın Mahkemenin kararının müvekkilim açısından bozulması gerekmektedir.

4-Sayın Mahkemenin gerekçeli kararından da açıkça görüleceği üzere müvekkilimin evinde, dükkânında yapılan aramalarda hiçbir uyuşturucu maddeye rastlanılmaması, müvekkilimden alınan kan ve idrar örneklerinde uyuşturucu maddeye rastlanılmaması karşısında tek bir telefon görüşmesi ile müvekkilimin suçun icrasını kolaylaştırdığı ve diğer sanığa yardım ettiği şeklindeki somutluktan uzak ve soyut gerekçelere dayanan ceza tayini usul ve yasaya açıkça aykırıdır. Müvekkilim hakkında eksik inceleme neticesinde cezaya hükmedilmesini kabul etmemekteyiz. Verilen cezanın hiçbir hukuki gerekçesi olmamakla birlikte dayandığı somut bir delil de ayrıca bulunmamaktadır.

4-Netice olarak Sayın Mahkemece müvekkilim hakkında verilen hükmün, usul ve yasaya aykırı olması, yardım etme ve icrayı kolaylaştırma ile ilgili eksik inceleme neticesinde hüküm kurulması, somut delil olmaması yanında soyut gerekçelerle hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken ceza tayin edilmesi ve verilen hükmün usul ve yasaya açıkça aykırı olması sebebiyle temyiz etmekteyiz.

 

SONUÇ VE İSTEM :

Yukarıda açıklamış bulunduğumuz sebeplerle ve resen incelenecek hususlar dikkate alınarak yerel mahkeme kararının müvekkilim açısından TEMYİZEN incelenerek BOZULMASINA karar verilmesini,

Saygıyla bilvekale arz ve talep ederim.29.06.2021

Av. O…. K….

Sanık Müdafi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.